Eğitim Bir Sen Çorum Şubesi olarak Genişletilmiş İşyeri Temsilcileri İstişare toplantısını Genel Başkan Yardımcısımız Murat Bilgin’in katılımıyla Afra düğün salonunda yaptık. Toplantıya şube yönetim kurulumuzun yanı sıra disiplin ve denetleme kurulu üyelerimiz, ilçe başkanlarımız ve yönetim kurullarımız, işyeri temsilcilerimiz katıldılar. Eğitim bir sen tanıtım filminin sunulmasından sonra Şube başkanımız Tahir Eşkil açılış konuşmasını yaptı. Eşkil , “Eğitim Bir Sen olarak hak, hukuk, adalet, özgürlük, emek ve ekmek davası kavgamız kesintisiz devam ediyor.” dedi. Yetkili sendika olarak kamu çalışanlarının Gür sesi ,gören gözü ,işitin kulağı olmaya devam edeceklerini belirten Eşkil, “Hakk, adalet, hukukun üstünlüğü ve millet iradesine saygı sendikamızın kırmızı çizgisidir.Millet iradesine yönelen hiçbir güç, odak ve cunta karşısında eğilmedik/ eğilmeyeceğiz.Sendika olarak hiçbir darbeye karşı susmadık/ susmayacağız.Sendika olarak hiçbir darbeye karşı teslim olmadık/teslim olmayacağız.Sendika olarak hiçbir darbeye karşı boyun eğmedik / boyun eğmeyeceğiz. Sendika olarak darbenin; askerisine, yargısına, polisine, siviline, sermayelisine, beşli çetesine karşı çıktık ve bu karşı çıkma geleneğimize devam edeceğiz.İşyeri temsilcilerimiz sendikamızın sahadaki sözcüleri ve gözcüleridir. İşyeri temsilcilerimiz sendikamızın görünen yüzüdür. İşyeri temsilcilerimizi , etkin, yetkin, verimli, pozitif, olumlu, mahir, çalışkan ve dürüst olmalarını bekliyoruz. Bu vesile ile şehrimizi onurlandıran Genel Başkan Yardımcımız Sayın Murat BİLGİN Hocamızı misafir etmekten memnun olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Toplantımızın hayırlı olmasını diliyor hepinize saygılar sunuyorum.” diyerek sözlerini tamamladı.
Esas Olan Fikir Üstünlüğüdür.
Toplantıya katılan Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısımız Murat Bilgin, “Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için önce gökyüzünün öğrencisi olmak” bilinciyle yola çıkan bir camia olduklarını kaydederek “Kim ne derse desin fikir üstünlüğüdür esas olan. Her zafer fikir üstünlüğüyle başlar. Her yenilgi de önce fikir yenilgisidir. Bu bilinçle 270 bin üyeyle Türkiye’nin ve medeniyet havuzumuzun en büyük sivil toplum örgütü haline geldik. Fikrimizin üstünlüğü olmasaydı bugün bu noktaya gelemezdik. İşyeri temsilcilerimiz olan sizler sendikamızın uç beylerisiniz.Bir işyerinde işyeri temsilcimizin etkin olması orada sendikamızın etkinliğini artırmaktadır. ” dedi.
Bilgin konuşmasında gündemin sıcak konularına da değinerek “Çok zor günler yaşıyor ülkemiz. Hep zor zamanlar yaşadık. Şimdi de zor zamanlar yaşıyoruz. Herkesin kendi hayatında kesitler vardır. O dönemlerdeki mücadeleler bizi bugün bu noktaya getirdi. Çektiğimiz acıları ve sıkıntıları unutmayacağız. Bu ülkede nereden nereye geldiğimizi unutmayacağız. Şimdi kamuda başörtüsü özgür. Bu bir zaferdir, Eğitim Bir Sen’in üyelerinin zaferidir. Bu zaferin şükrünü yerine getirmeliyiz. Ama geldiğimiz noktada Türkiye’nin gündemine bakıyorsunuz, ruhumuz isyan ediyor, feryad ediyoruz. Kim ne derse desin100 yıldır biz hep aşağılandık, horlandık, ezildik. Bu ülkenin televizyonlarında 90’lı yıllarda her gün bize hakaret ediliyordu, her gün yerin dibine batırılıyorduk.”dedi.
Dershaneler kapatılmamalıdır, kapanmalıdır
Dershaneler konusuna da değinen Bilgin “ Eğitim Bir Sen olarak Dershaneler kapatılmamalıdır, kendiliğinden kapanmalıdır dedik. 20 gün öncesine kadar dershaneler konuşuluyordu, şimdi konuşulmuyor. Bu konudaki duruşumuz nettir. Dershanelere onun bunun çıkarı üzerinden bakmamalıyız. Bu ülkede elitlerin eğitim sorunu yok. Yoksulların eğitim sorunu var. Meseleye bu pencereden bakmamız gerekiyor. Bu alanda mücadelemizi ortaya koyacağız” diyerek sözlerine devam etti.
Son Günlerde Türkiye gündemini sarsan operasyonla ilgili olarak ta Bilgin şunları söyledi. “Açık ve net söylüyorum. Rüşvet alanın da vereninde elleri kurusun. Lakin eğer bu ülkeye birileri uluslararası kapitalistlerle, Siyonistlerle işbirliği yaparak operasyon yapıyorsa onların da elleri kurusun. Vicdanlı olacağız, vicdanımızın sesini dinleyeceğiz.. Bizler müslümanız, Kendimizi sorgulamalıyız. Bugün Dünyanın çeşitli yerlerinde açlıktan ve soğuktan ölen çocuklar varken , kursağından haram lokma geçenlerin haram lokma kursağında kalsın. Biz hiç kimsenin oğlunun bekçisi değiliz. Kendi davamızı kimsenin sırtına yüklemeyiz . Bu ülkede ümmetin çıkarı hiçbir cemaatin, hiçbir partinin, hiçbir mezhebin, hiçbir meşrebin çıkarından arkada kalamaz. Herkes kendi içindeki yanlışı sorgulasın, nerede durduğunu sorgulasın. Vicdanını da israf etmesin. Hırsıza hırsız diyebilmeliyiz, fitne çıkarana da fitneci diyebilmeliyiz. Müslümanın tavrı böyledir.”
Birileri Eğitim Bir Sen’in Kazanımları Üzerinden Emek Hırsızlığı Yapıyor
Hükümetin, kamu çalışanlarının kılık-kıyafet serbestisinde erkek memurların kravat özgürlüğüne takılmasını ‘denizden geçip çayda boğulmaya’ benzeten Murat Bilgin, sözlerine şöyle devam etti: “Eğitim-Bir-Sen olarak bu anlamda eylemimiz sürüyor. Buradan hükümete çağrıda bulunuyorum: Kamuda herkesin kravat takma zorunluluğunu biran önce sonlandırın.”
Konuşmasında toplu sözleşme kazanımlarına da değinen Bilgin, “15 Ocak-15 Temmuz itibarıyla sendikalı bir öğretmen 278 TL net zam alacak. Yani bu, bugünkü maaşlara net yüzde 14 zam demektir. Bu zammın içinde 150 TL ek ödeme var, net 123 TL taban aylığa zam var, bunun brütü 175 TL’dir. Maliye Bakanlığı’nın 15 yıldır hiç yanaşmadığı bir zamdır bu. Maliyeye maliyeti her bir memur için 210 TL’dir. Ve bu zammın emekli bir memura ikramiye olarak yansıması 2014 itibarıyla net 5 bin 250 TL’dir. Emekli eğitim çalışanına yüzde 12 zam, 4/C’liye yaklaşık yüzde 50 zam, öğretim yılına hazırlık ödeneğinin önümüzdeki yıldan itibaren 940 TL’ye çıkarılması var ve daha birçok kazanım. Bunların hepsi 2014 toplu sözleşmesinin kazanımlarıdır. Bunları biz aldık. 9 yıl boyunca masaya oturanlar, eğitim çalışanları için ne almışlardı? Koskoca bir hiç. Buna rağmen dönüp bu yılki toplu sözleşmenin süresi üzerinden bizi vurmaya çalışıyorlar. Kısa ve net söylüyorum, bunun adı ahlaksızlıktır, emek hırsızlığıdır. Buna boyun eğmek büyük vebaldir. Onlar, Eğitim-Bir-Sen’in bugüne kadar elde ettiği özlük ve özgürlük kazanımlarının sadece zekâtının bile yanına yanaşamazlar” diye konuştu
Can Çıkmayacak Ama Huy Çıkacak
Eğitim çalışanlarının özlük haklarıyla ilgili hala önemli sorunların bulunduğunu belirten Bilgin, “Hala, 4/C’lilerin, memur ve yardımcı hizmetlilerin üvey evlat muamelesi görmesi sorunu var. Bunu düzeltmemiz lazım. Öğretmenlerin nöbet ücretleri konusu var mesela. Çok basit çözülebilecek meselelerden biri lakin maalesef Milli Eğitim bakanlarının ve Maliyenin böyle basit konulara takıntı huyu var. İnşallah önümüzdeki süreçte ‘can çıkar, huy çıkmaz’ atasözünü tersine çevireceğiz. Can çıkmayacak ama huy çıkacak.” dedi.
Karma Eğitim Sona Erdirilmelidir
Bundan sonraki mücadele alanlarından birinin, karma eğitim zorunluluğunun sona erdirilmesi olacağını vurgulayan Bilgin, “Bu ülkede yapılan son tartışmalar üzerinden de bunu söylüyorum. Bu ülkede elitlerin eğitim sorunu yok, yoksulların eğitim sorunu var. Meseleye bu pencereden bakmamız gerekiyor. Bu alanda mücadelemizi ortaya koyacağız” ifadelerini kullandı.
Hiç Kimseye Ayrılık İçin Fırsat Vermeyeceğiz
Sendikacılığın zorluklarına da değinen Bilgin “Zorluk Sendikacılığın doğasında vardır fakat biz sendikacılıkta farkımızı ortaya komalıyız. Biz hiç kimseye ayrılık için fırsat vermeyeceğiz. Özelde insani ve İslami hassasiyeti olan herkes bizim kardeşimizdir, potansiyel üyemizdir. Siyaset ve iktidarlar gelip geçicidir, ama bu seçkin teşkilat kalıcıdır.” dedi.
Manen Mutlu Ve Mes’ud Gençlik Yetiştirmeliyiz
Milli eğitimde maneviyatı öne çıkaran bir eğitim anlayışının olmadığını söyleyen Bilgin “Yeni nesiller İslamdan ve insanlardan kopuk nesiller olarak yetişti. Manen mutlu ve mes’ut değil bu gençlik. Gelecek adına ne yapmamız gerekiyorsa gençlik üzerinden yapabiliriz. Maneviyatlı ve şuurlu bir gençlik yetiştirmek için uğraşmalıyız. Biz eğitimciyiz, bu işin bir numaralı sorumlusuyuz. O anlamda da çalışmazsak vebal altındayız.”dedi.